Ufuk Lüker
  • Ana Sayfa
  • Şiir
  • Öykü
  • Müzik
  • Sinema
  • Yazın
  • Görsel
  • Kişisel
  • Kitaplık
  • Ara
  • Menu Menu

Gemide

in Sinema

“Yeni Sinemacılar” geliyor. Hem de gümbür gümbür bir sinemayla… “Gemide“, Türk sinemasındaki gençleşmenin en son örneklerinden biri…

İstanbul’da kıyıya yakın bir yerde demir atmış bir gemi vardır. Geminin içinde üç adam bir masada oturmuş esrar çekiyordur. İçlerinden biri, geminin kaptanı, muhtemelen kafasında uydurduğu bir ‘yatak hikayesi’ni iki adamına anlatırken şöyle başlar sözlerine: ‘Bir memleket gibidir gemi.’ (Bu söze dikkat edin. Son yıllarda Türk filmlerinde akılda kalıcı bir söz çıkarmak pek mümkün olmamıştı. Ama bu söz hem koca bir filmi özetliyor hem de adeta bir film adı gibi aklınızda yer ediyor.). Bu üç adam, özellikle de kaptan, fena halde açtır ve hasılatı emanet ettikleri bir diğer adamdan kıyıdan yemek getirmesini beklemektedirler. Sonunda adam gelir. Hem de yüzerek. Anlattığına göre ona bazı adamlar saldırmış ve parayı alıp kaçmışlardır. Kızgın ve de karınları aç olan diğerleri gemiye gelen boksör lakaplı bu adamı da yanlarına alarak kıyıya çıkarlar. Geminin hasılatını çalan bu üç tipi bulmak için Laleli’nin arka sokaklarında dolanırlar. Sonunda boksör, adamları teşhis eder. Bu üç adamın yanında sarışın bir Romen kadın da vardır. Kaptan ve adamları bu gruba saldırırlar, onların cüzdanlarını ve Romen kadını da alarak gemiye dönerler. Karınları artık doymuştur ama fahişe romen kadında kaptan hariç herkesin gözü vardır. Dört adam ve bir kadın koca bir geminin içinde yalnızdır ve olacak olanlar geminin yöneticisi (kaptanı) tarafından önlenemeyecek bir hal alır…

 

Daha ‘İlk film’de yakalanan çekicilik

Oldukça çarpıcı bir ‘ilk film’ var karşımızda. Yönetmenliğini birçok filmde yönetmen asistanlığı yapmış olan Serdar Akar‘ın yaptığı filmin öyküsü sadece bir gemide geçiyor gibi gözükse de, daha filmin ilk cümlesi olan ‘bir memleket gibidir gemi’ aslında durumun bundan çok daha geniş açılı olduğunu vurguluyor. Evet o gemi küçük bir ülke gibi, ülkenin yöneticisi de geminin kaptanı ve ortaya çıkan olaylarda ne kadar çırpınırsa çırpınsın olacakların önüne geçemeyecek kadar da dirayetsiz ve kolay yönlendirilebilen bir yönetici. Yönettiği kişiler de aramızda yaşayan insanlar, onlara sokaklarda rastlamanız her an mümkün. Çoğunlukla da pek yakın olmak istemeyeceğiniz tipler. Akar, kamerasını bu insanlar arasında oldukça serinkanlı ve doğal bir şekilde dolaştırırken güzel görüntüler ve etkili diyaloglarla anlatımını süslemiş. Çok sade ama aynı zamanda da iddialı bir anlatım bu. Karakterlerine tamamen argo konuşturmuş, çünkü bu adamlar zaten böyle konuşurlar. Türk sinemasında pek işitmediğiniz diyaloglara rastlamanız mümkün. Antalya Film Festivali‘ndeki gösteriminde de olduğu gibi bazı seyircileri rahatsız edecek kadar açık, doğrudan ve bol küfürlü diyaloglar bunlar. Ama bu yoldan sapmak istememiş Akar. Çünkü hikayenin ve karakterlerin gereği de bu zaten. Çünkü o bazılarının görmek istemediği ama varolan bir dünyada gezdirmiş kamerasını . O dünyanın gereklerini de büyük ustalıkla yansıtmış perdeye.

‘Gemide’ ve onun kardeşi ‘Azize’

Aslında hikayenin bir diğer yüzü daha var. Gemideki adamların saldırdığı diğer adamların hikayesi o da. Aslında bu adamlarla hiçbir alakası olmayan ama sonradan güzel romen kadını sayesinde bir noktada zorunlulukla kesişen bir öyküleri var onların da. Hikayenin bu tarafı da bir film konusu. ‘Azize‘ adını taşıyan bu öyküyü de ‘ilk film’ini yapan Kudret Sabancı adındaki başka bir yeni sinemacıdan bir süre sonra seyredeceğiz. Filmin Antalya’ya bomba gibi düşmesinin sonucunda aldığı ödüllerin tamamını haketmesi hiç de şaşırtıcı olmamıştı. Özellikle ‘Gemide‘nin kaptanı olarak seyrettiğimiz Erkan Can‘ın inanılmaz oyunu herkesi hayran bırakmıştı. Can, gerçekten televizyonda oynadığı ‘Mahallenin Muhtarları‘ dizisinin saf aşığı Temel karakterinden bambaşka bir tipe bürünüyor ve parlak bir oyunculuk çıkartmayı başarıyor. Filmin diğer oyuncuları Yıldıray Şahinler, Naci Taşdöğen ve Haldun Boysan da tiyatrodan gelme oyunculuklarını sergilerken Türk sinemasında daha önce pek canlandırılmamış karaktertere vücut kazandırıyorlar. Ama bir oyuncudan daha bahsetmek gerekiyor: ‘Azize‘ filminde de boygösteren ‘Gemide‘nin sarışın Romen kızı Ella Manea. Masum ve seksi bir yüzün altında, hiç konuşmasa da bir hüzün ve dram okumak mümkün. Her iki filmi birlikte düşündüğünüzde olayın tamamen o kızın dramı olduğu da ortaya çıkan sonuçlardan biri.

Bu arada filmi kafanızda eksiksiz tamamlamak istiyorsanız mutlaka ‘Azize‘yi de görmeniz gerekiyor. ‘Azize‘nin anlatımı ‘Gemide‘dekinden belki biraz daha seyirciyi zorlayıcı ama iki filmi birden seyrettiğinizde gerçek bir sinema zevki almanız garanti. Umarım ‘Azize‘ de, ‘Gemide‘ henüz zihinlerimizde tazeyken, kısa bir zaman sonra sinemalarımızda gösterime çıkar. Filmin yapımcı şirketi ‘Yeni Sinemacılar‘ın ilk projelerinden biri olan ‘Gemide‘yi mutlaka görün. Bu yenilikçi ve taze sinemayı alkışlamamak elde değil…

Yönetmen: Serdar Akar
Yapım: Türkiye, 1999
Süre: 102 dk.
Oyuncular: Erkan Can, Haldun Boysan

(Burak Göral, Sinema, 18 Kasım 1999)

Bu gönderiyi paylaş
  • Share on Facebook
  • Share on Twitter
  • Share on Tumblr
  • Mail üzerinden paylaş

Site içerisinde ara

@ufukluker'i takip et

RSS Son okuduklarım

  • Yalnız Uyuyanlar İçin
  • Çeviri Hikâyeler (Masallar, Hikâyeler 2)
  • Bay Düdük
  • Dipten Gelen Dalga — 2. Cilt
  • Dipten Gelen Dalga — 1. Cilt
  • The Complete Grimm's Fairy Tales

Site istatistikleri

  • 3
  • 250
  • 200
  • 7.851.208
  • 3.153.873

Etiketler

Şükrü Erbaş Bejan Matur Arif Damar Abdülkadir Bulut Ataol Behramoğlu Melih Cevdet Anday Cemal Süreya Turgut Uyar Ercüment Behzat Lav Conrad Aiken Ahmed Arif Behçet Kemal Çağlar Orhan Kemal Sandor Petöfi Arkadaş Z. Özger Eugene Guillevic Jesus Lopez Pacheco Tevfik El Zeyyad Cahit Zarifoğlu Nikola Vaptsarov Türkan İldeniz Gabriel Celaya Yi Men Ozan Telli Louise Gareau Des Bois Ahmet Oktay Ece Ayhan Talip Apaydın Gülten Akın Akgün Akova Neşe Yaşın Mehmet Başaran Erdal Öz Lale Müldür Süleyman Çobanoğlu Metin Demirtaş Özge Dirik Ahmet Erhan Metin Altıok Zafer Ekin Karabay Berin Taşan Hilmi Yavuz Enis Batur Hasan İzzettin Dinamo Adnan Yücel Cahit Irgat Hasan Basri Alp Ahmet Telli A. Kadir E. E. Cummings Süleyman Nesip Oktay Taftalı Kerim Korcan Mehmet Yaşin Seyhan Erözçelik Nahit Ulvi Akgün Metin Eloğlu Suat Vardal Suat Taşer Oruç Aruoba Bekir Yıldız Ümit Yaşar Oğuzcan Federico Garcia Lorca Vasko Popa Can Yücel Enver Gökçe İlhami Bekir Tez Yılmaz Güney Kemal Özer Müştak Erenus Paul Eluard Şükran Kurdakul Ömer Bedrettin Uşaklı Özdemir İnce Bilgin Adalı Cengiz Bektaş Fakir Baykurt Afşar Timuçin Fazıl Hüsnü Dağlarca Bertolt Brecht Kahraman Altun Halim Şefik Güzelson Fang Vei Teh Jose Marti Vedat Türkali Cevat Şakir Kabaağaçlı Tove Ditlevsen Necati Cumalı Vyaçeslav Ivanov Asım Bezirci Oktay Rifat İsmet Özel Abdülkadir Budak Orhan Murat Arıburnu Louis Macneice Nicolae Dragos Rıfat Ilgaz Adnan Özer Bedri Rahmi Eyüboğlu Heinz Kahlau Hasan Biber Sun Yu-T'ang Ülkü Tamer Sabri Altınel Feyzi Halıcı Özkan Mert Cahit Sıtkı Tarancı Yaşar Miraç Sezai Karakoç Sabahattin Ali Konstantinos Kavafis Blas De Otero Hasan Hüseyin Korkmazgil Orhan Veli Kanık Dido Sotiriou Liana Daskalova İlhan Berk Attila İlhan Nazım Hikmet Aziz Nesin Erdal Alova Nihat Behram Yaşar Kemal Barış Pirhasan Suat Derviş Resul Rıza Ziya Osman Saba Sennur Sezer Birhan Keskin Sandor Forbath Gülseli İnal Mehmed Kemal Haydar Ergülen A. Hicri İzgören İsmail Uyaroğlu İbrahim Karaca Peter Abrahams Kostas Kleanthis Yorgo Seferis Vecihi Timuroğlu Sinan Kukul Memet Fuat Faruk Nafiz Çamlıbel Asaf Halet Çelebi Fethi Giray Konstantin Simanov Miguel Hernandez Yaşar Nabi Nayır Füruğ Ferruhzad Özdemir Asaf Ingeborg Bachmann Behçet Necatigil Kutsiye Bozoklar Celal Sılay Ahmet Ada Oğuz Atay Sait Faik Abasıyanık Vladimir Mayakovsky Kemal Burkay Goethe Pablo Neruda Cahit Külebi Yılmaz Odabaşı Sabahattin Kudret Aksal Murathan Mungan Edip Cansever Kemalettin Kamu Cevdet Kudret Philippe Soupault Ahmet Muhip Dranas Adalet Ağaoğlu Günter Kunert Altay Öktem Yannis Ritsos Turgay Fişekçi Ahmet Necdet Kenneth Rexroth Refik Durbaş Behçet Aysan Salah Birsel
by Ufuk Lüker
  • 500px
  • LinkedIn
  • Youtube
KONSERLERSabahattin Ali – Kurtarılamayan Şaheser
Sayfanın başına dön