• Kişisel
  • Kitaplık
Ufuk Lüker
  • Ana Sayfa
  • Şiir
  • Öykü
  • Müzik
  • Sinema
  • Yazın
  • Görsel
  • Ara
  • Menu Menu
Sinema

Mulholland Dr. (Mullholland Çıkmazı)

Uçuşan fikirler… Ve bingo!

David Lynch’e göre yaratıcı süreç, kapıları açmak, fikirleri yakalamak ve gizemleri çözmekten ibaret. Lynch yeni kapıları şu sıralar internette arıyor.

“Düşünecek olursanız, ödüller hiçbir şey ifade etmiyor.” David Lynch bu yılki Oscar ödüllerinden önce böyle demişti. Kazanma şansının düşük olduğunu bildiği halde, hem ‘evim çok yakın’ hem de ‘Kodak Tiyatrosu’na hiç gitmemiştim’ bahanesiyle törene katıldı.

Kendisi dahil herkesin beklediği üzere, en iyi yönetmen Oscar’ı Lynch’e nasip olmadı. Zaten filmi Mulholland Drive / Mulholland Çıkmazı’nın başka dalda adaylığı yoktu. 86’da da Blue Velvet / Mavi Kadife’yle aynısını yaşamıştı. Hiç mahsuru yok. Zira ‘Oscarlı yönetmen’ diye anılmanın ona katabileceği bir şey de yok açıkçası.

1970’ten beri Los Angeles’ta yaşayan ve şehrin tutkulu sakinlerinden biri olan Lynch, son filmi Mulholland Çıkmazı’nı da orada çekti. Çevresindekiler tüm yaşamını, sanatsal fikirleri toplayacak ve gerçekleştirecek şekilde organize ettiğini söylüyor. Lynch tam anlamıyla bir fikir avcısı. ‘Sevmeyenlerince’ karmaşık ve anlaşılmaz olmakla eleştirilen filmlerini kotarırken de, zorlama biçimde ‘ilginçlik’ peşinde koşmuyor. “Bir şeyin nasıl başladığı önemli değil. Önemli olan, düşüncelerin seni nereye sürüklediğine dikkat etmek. Eğer onları yönlendirdiğini zannedersen, başın belada demektir.”

 

İşte tam da bu yüzden, Mulholland Çıkmazı’nın ortaya çıkışı, Lynch için tam bir çile dönemi olmuş. Çünkü projeyi TV kanalı ABC için bir pilot bölüm olarak tasarlamışken, geri çevrilince uzun metrajlı filme dönüştürmek zorunda kaldı. “Pilot bölüm, uzun metrajlı filmin neredeyse tam aksi,” diyor. “Pilotta her şey açık uçludur. Sadece bir dünyaya dalarsınız. Canal Studio Mulholland’ın haklarını satın almak isteyince, tam anlamıyla panikledim. Çünkü nasıl bitireceğime dair en ufak bir fikrim yoktu.”

Fikirlerden, sanki onun tamamen dışındaymış ve havada uçuşuyormuş gibi bahseden Lynch, Mulholland Çıkmazı’ndan ‘çıkmayı’, ani bir ‘aydınlanma’yla başarmış. “Bir sabah, 6.30 gibi oturup gözlerimi kapadım ve sonraki yarım saat içinde yeni fikirler aklıma üşüştü. 7.00 civarı mutlu bir adamdım. Kendimi o kadar şanslı ve kutsanmış hissettim ki… Mulholland Çıkmazı’nı düşünmüyordum bile. Ama sonra, bingo!”

İçimizdeki dedektif

Lynch’e göre yaratıcı süreç, kapıları açmaktan, fikirleri yakalamaktan ve gizemleri çözmekten ibaret. “Gizem benim için bir numaradır,” diyor. Yıllardır Lynch filmleri izleyenler için şaşırtıcı bir beyanat değil. Ne de olsa takipçileri, Eraserhead, Mavi Kadife, Twin Peaks / İkiz Tepeler, Lost Highway / Kayıp Otoban gibi Lynch üretimi bilmecelerin eleğinden geçmiş durumda. Tabii gizemleri çözüme ulaştırmak, fazlasıyla ustalık isteyen bir iş. Hilesini iyi bilmek lazım. Mesela önümüzdeki son örnek olan Mulholland Çıkmazı’nda, hikayenin nereye varacağı konusunda fazla bir şey bilmek istememiş Lynch. “Eğer bilseydim, sıkılmaya başlardım. Çok uzun süre aynı çözümle yaşarsanız, sonunda her şey altüst olur.” Onun sevdiği tek bir çözüm şekli var: Filmin yapım aşamasında ortaya çıkan.

“Gizemi çözmeli, ancak hala düş gücüne yer bırakmış olmalısınız” diyor.

Bu, suç yerinde başlayıp ne orada, ne de burada diyebileceğiniz bir yerde biten Lynch usulü kozmik dedektif öykülerinin tam tanımı. Çoğu kez seyirciler, ‘Anlamadım, şimdi n’oldu?’ diye hayıflansa da, Lynch hepimizin bu işleyişi sandığımızdan daha iyi bildiğimize inanıyor. “Bu bakış açısını günlük yaşamda her zaman kullanıyoruz. Bazen için için bir sonuca ulaşsak da, kelimelerle anlatamayız. Seyirciler içlerindeki dedektifi açığa çıkarmalı.”

Bir sanat okulu öğrencisiyken, ‘hareket eden resimler’ yaratması gerektiğine karar veren ve bu kararın sonucunda benzersiz bir sinemaya ulaşan Lynch, son zamanlarda da internetle meşguliyetini derinleştirmiş halde. Birkaç ay önce açılan ve ilk gününde üç milyon hit alınca kilitlenen web sitesi davidlynch.com’la aylarca uğraşmış. Reklam almayan, üye alan sitede şimdilik sadece, Lynch’in ‘aptal, absürd, bilirsiniz işte-kötü çizilmiş’ diye tanımladığı animasyon Dumbland serisi izlenebiliyor. Fakat daha fazlası da yakında gelecek. Lynch’e göre flash animasyon ‘inanılmaz!’, Photoshop da ‘saf büyü!’.

Organik şeyleri, resim yapmayı, ahşap yontmayı hala sevdiğini söylüyor ama yeni seçeneklere asla itirazı yok. “Yeni teknolojiyle, bazı şeyleri tam olmasını istediğiniz hale getirebiliyorsunuz.

İnternet etere açılan bir kapı adeta.”

‘Uçuşan fikir dedektörü’ Lynch ve kapıları…

Daha nerelere açılabileceğini düşünmek bile heyecan verici!

Yönetmen: David Lynch
Yapım: Fransa, ABD 2001
Süre: 145 dk.
Oyuncular: Naomi Watts, Laura Harring

(Suat Vardan, Radikal, 6 Nisan 2002)

Bu gönderiyi paylaş
  • Share on Facebook
  • Share on Twitter
  • Share on Tumblr
  • Mail üzerinden paylaş

Site içerisinde ara

Son Eklenenler

  • Deniz Durukan – Refik Durbaş İle
  • Ahmed Arif – Basübadelmevt
  • Ahmed Arif – Tutuklu
  • Ahmed Arif – Yurdum Benim Şahdamarım
  • Cemal Süreya – Bir Şair: Ahmed Arif

Site istatistikleri

  • 0
  • 212
  • 150
  • 8.996.573
  • 3.954.005

RSS [Kişisel] Son okuduklarım

  • Öbürküler
  • Dünya Bu Kadar
  • Sapiens: a Graphic History, Volume 1 - The Birth of Humankind
  • Kara Yarısı
  • Atta
  • Gaip
@ufukluker'i takip et

Etiketler

Süleyman Çobanoğlu Tevfik El Zeyyad Ece Ayhan Sennur Sezer Sabahattin Kudret Aksal Bertolt Brecht Yannis Ritsos Miguel Hernandez Louis Macneice Abdülkadir Budak İsmail Uyaroğlu Cevdet Kudret Ahmet Telli Conrad Aiken Attila İlhan Ahmet Oktay Bedri Rahmi Eyüboğlu Refik Durbaş Birhan Keskin Kahraman Altun Oktay Rifat Edip Cansever Nahit Ulvi Akgün İlhami Bekir Tez Goethe Can Yücel Kerim Korcan Jesus Lopez Pacheco Oktay Taftalı Sabri Altınel Abdülkadir Bulut Turgut Uyar Füruğ Ferruhzad Neşe Yaşın Pablo Neruda Cahit Zarifoğlu Nihat Behram Ahmed Arif Kutsiye Bozoklar Heinz Kahlau Cahit Irgat Bekir Yıldız Fethi Giray Paul Eluard Günter Kunert Vyaçeslav Ivanov Metin Altıok Mehmed Kemal Sait Faik Abasıyanık Behçet Aysan Adnan Binyazar Vedat Türkali Sandor Forbath Asım Bezirci Feyzi Halıcı Bejan Matur Adnan Özer Cemal Süreya Arif Damar Gabriel Celaya Özdemir İnce Erdal Alova Oğuz Atay Kostas Kleanthis Erdal Öz Adnan Yücel Suat Derviş Cahit Külebi Özge Dirik Sezai Karakoç Vecihi Timuroğlu Şükrü Erbaş Özdemir Asaf Cahit Sıtkı Tarancı Oruç Aruoba Tove Ditlevsen Sabahattin Ali Barış Pirhasan Ataol Behramoğlu Talip Apaydın Louise Gareau Des Bois Cevat Şakir Kabaağaçlı Yılmaz Odabaşı Behçet Necatigil Rıfat Ilgaz Federico Garcia Lorca Fang Vei Teh Berin Taşan Turgay Fişekçi E. E. Cummings Müştak Erenus Hasan İzzettin Dinamo Melih Cevdet Anday Kemalettin Kamu Bilgin Adalı Hasan Hüseyin Korkmazgil Asaf Halet Çelebi Memet Fuat Sun Yu-T'ang Yaşar Miraç Metin Eloğlu İsmet Özel İbrahim Karaca Jose Marti Fazıl Hüsnü Dağlarca Ahmet Muhip Dranas Hasan Biber Akgün Akova Arkadaş Z. Özger Gülseli İnal Hilmi Yavuz Yorgo Seferis Ömer Bedrettin Uşaklı Nikola Vaptsarov Enis Batur Peter Abrahams Philippe Soupault Konstantinos Kavafis Blas De Otero Kemal Burkay Hasan Basri Alp İlhan Berk Ozan Telli Ahmet Erhan Ingeborg Bachmann Guy de Maupassant Metin Demirtaş Seyhan Erözçelik Dido Sotiriou Sinan Kukul Celal Sılay Lale Müldür Ahmet Necdet Liana Daskalova Veysel Öngören Özkan Mert Adalet Ağaoğlu Yılmaz Güney A. Hicri İzgören Ahmet Ada Resul Rıza Türkan İldeniz Suat Vardal Cengiz Bektaş Nicolae Dragos Yaşar Nabi Nayır Nazım Hikmet Yaşar Kemal Enver Gökçe Necati Cumalı Orhan Veli Kanık Altay Öktem Murathan Mungan Afşar Timuçin Sandor Petöfi Salah Birsel Fakir Baykurt Haydar Ergülen Suat Taşer Mehmet Başaran Behçet Kemal Çağlar Vladimir Mayakovsky Ülkü Tamer Vasko Popa Gülten Akın Orhan Murat Arıburnu Şükran Kurdakul A. Kadir Süleyman Nesip Eugene Guillevic Faruk Nafiz Çamlıbel Mehmet Yaşin Halim Şefik Güzelson Orhan Kemal Konstantin Simanov Yi Men Aziz Nesin Ziya Osman Saba Kenneth Rexroth Kemal Özer Ercüment Behzat Lav Zafer Ekin Karabay Ümit Yaşar Oğuzcan
by Ufuk Lüker
  • 500px
  • LinkedIn
  • Youtube
Kahraman Altun – Dokunma SevgimeDekalog
Sayfanın başına dön