• Kişisel
  • Kitaplık
Ufuk Lüker
  • Ana Sayfa
  • Şiir
  • Öykü
  • Müzik
  • Sinema
  • Yazın
  • Görsel
  • Ara
  • Menu Menu
Öykü

Sabahattin Ali – Sarhoş

Kanuni Kamil, bahçe sahibinden yevmiyesini aldıktan sonra bir saat kadar daha orada kaldı. Hanende Muhsine adamakıllı sarhoştu, tam balta olacak sıraydı. Zaten Kamil de burnunun ucunu görmüyordu.

Garsonlar yavaş yavaş radyom lambalarını söndürüyorlardı. Bir bekçiyle iki polis, kenardaki salkımsöğüdün altına yıkılıp kalan bir kunduracı çırağını kaldırmışlar, dışarı çıkarmaya çalışıyorlardı. Gazino sahibi o tarafa koşup hesap isteyince, sarhoş çırak bir daha yıkılır gibi oldu. Ağzını bir tarafa eğerek anlaşılmaz laflar mırıldandı. Fakat gazinocu pek dolma yutar soyundan değildi. Yakasına yapışıp başından kasketini alınca oğlan ayılır gibi oldu. Pantolon cebinde bir hayli arandıktan sonra parayı verdi, polislerin kolunda, çıkıp gitti.
 

Gazinocu büfeye döndü. Kamil’le Muhsine büfeden vuran aydınlığa bir masa çekmişler, karşı karşıya oturuyorlardı. Önlerinde ufak bir şişe rakı vardı. Kamil önüne bakıyor, kız kendi kendine hafif şarkılar mırıldanıyor ve sonra durup dururken gülüyordu. Bu, daha ziyade yüz sinirlerinin acayip bir gerilmesine benzeyen bir gülüştü.

Kamil düşünüyordu:

Gazinocu, Muhsine’yi alıp otele kadar götürmeden defolmuyor; ne yapmalı da bu akşam beraber gitmeli? Sonra asıl mühimi: Bizimkini ne yapmalı?.. Geceyarısı sokaklara fırlar, karakolları ayağa kaldırır. Ne şirrettir o… Sıska, sarı yüzüyle karısı gözünün önüne geldi: Şimdi otelde oturmuş, pencereden sokağa bakıyor, beni bekliyordur, diye düşündü. Ürktü ve elini yüzüne götürüp gezdirerek şaşkın bir hareket yaptı.

Bu sırada gazinocu geldi. Muhsine’ye: -Hadi bakalım!- dedi. Muhsine kalktı. Kamil de beraber… Bahçede yürüdüler. Yollar kumluydu ve gıcırdıyordu. Kamil kolunun altında sıkı tutmaya çalıştığı siyah kılıflı kanununu birkaç defa ağaca çarptı, yıkılacak gibi sallandı.

Yolda beş on adım gittikten sonra bir araba geçti. Gazinocu eliyle işaret etti, araba durdu; evvela Muhsine bindi, gazinocu, kızın arkasından binmek isteyen Kamil’i eliyle iterek içeri atladı ve araba yürüdü.

Kamil yolun ortasında bir müddet sallanıp durarak düşündü. Hemen hemen her akşam bu böyle olduğu için kızdığı falan yoktu. Yalnız, her akşam böyle arabaya ayağını atarken itilip sokakta yalnız kalınca bir müddet düşünmek adetiydi. Sonra sallanarak kendi oteline doğru yürüdü.

Dört katlı otelin en üst penceresinden beyaz bir gölge sarkıyordu.

Kamil ürperdi.

Yukarıdan kısık bir ses bağırdı:

-Çingene!.. Alçak Çingene!.. Bahçe dağılalı bir saat oluyor. Gene o Muhsine dedikleri kaltağın peşindeydin değil mi?-

Kamil başını yukarı kaldırdı, muvazenesini kaybederek yere yuvarlanıyordu, kanunu destek gibi kullandı ve ayakta kaldı. -Ne bağırıyorsun gece yarısı be!.. Hesap görüyorduk…-

-Hesap mı? Arabanın peşinde köpek gibi dolaştın, görmedim mi sanıyorsun? Dinsiz, imansız Çingene!..-

Yukarıdan doğru ağlayan bir çocuk sesi duyuldu. Kamil okkalı bir küfür savurdu. Fakat kendini tutamadı, yere yuvarlandı. Siyah torbalı kanunu yerden kaldırıp koltuğunun altına sıkıştırırken yukarıda bütün sokağı çınlatan bir feryat koptu. -Gelme buralara alçak… Sokmam seni içeri… Gelme!..-

Beyaz baş içeri çekilmek istedi, fakat hızla çekilirken pencereye çarptı, pencerenin kenarındaki değnek düştü. Ağır çerçeve bütün yüküyle kadının başına indi. Kamil yalnız bir cam şangırtısı işitti.

Merdivenleri hızlı hızlı çıktı, otel hizmetçisi, alışkın olduğu için, fazla ehemmiyet vermedi. Don gömlekle yatağından kalkıp kapıyı açmıştı, tekrar yerine koştu.

Kamil söylene söylene odaya geldi. Kanunu bir duvar kenarına dayadı.

Ortada, karyolanın ayak ucundaki demirle pencere arasında, bir salıncak sallanıyordu.

İki yaşlarında kadar bir çocuk salıncakta oturmuş katılırcasına ağlıyordu.

Kamil cam şangırtısını unuttu. Çocuğun yanına gitti. -Sus iki gözüm, sus anam babam!-

Salıncağın yanına diz çökerek çocuğu sallamaya başladı, bu sırada yayvan yayvan ninni söylüyor, karmakarışık şeyler mırıldanıyordu:

-Ah o anan olacak karı… Ah… Nereden başıma sardım bu sıska kaltağı… Senin de başının derdi, benim de… Eeee… Uyu bakayım… Hadi uyusana… Ninni… Ninni…- Sonra makamla söylemeye başladı:

-Bir gün İstanbul’a gitsek, niiiinni…

Şu karıyı başımızdan savsak, niiiinni,

O zaman sen de kurtulursun ben de, niiiinni.-

Birdenbire durdu; odadaki sessizlik onu şaşırttı. Karısı bağırmıyor, gelip saçını başını yolmuyordu… Garip bir korkuyla yerinden doğruldu… Odada gözlerini gezdirdi. Çocuk da susmuştu… Karısı hala pencereden dışarı bakıyordu. Kamil bunu görünce kısık bir kahkaha attı:

-Ne bakıyorsun be?..- dedi, -Ne var dışarda?.. Mahalleyi nasıl ayağa kaldırdığını mı seyrediyorsun?- Yarı kapalı gözlerini açmaya çalışarak bir kahkaha daha attı. Fakat bunu yarıda kesti. Gözleri büsbütün açıldı. Bir adım kadar ilerledi.

Karısı pencerenin önünde diz çökmüş, başı dışarıda, duruyordu. Kamil kırılan ve aşağı düşen camın farkına varmadı. Fakat yerde biriken kanları gördü. Bu kanlar pencerenin kenarından başlıyor ve duvarda bir nehir gibi kıvrıntılar yaparak iniyordu. Kamil hiç sesini çıkarmadı; yavaş yavaş geri çekildi, içinde kirli çamaşırlar bulunan bir sepetin üstüne oturarak o tarafa doğru uzun uzun baktı… Sabaha kadar öyle oturdu ve baktı…

(Sabahattin Ali, 1933)

Etiketler: Sabahattin Ali
Bu gönderiyi paylaş
  • Share on Facebook
  • Share on Twitter
  • Share on Tumblr
  • Mail üzerinden paylaş
Beğenebilecekleriniz:
Sabahattin Ali – Hapishane Şarkısı III
Sabahattin Ali – Çirkince
Sabahattin Ali – Bir Firar
Sabahattin Ali – Arap Hayri
Sabahattin Ali – Yetmez Mi
Sabahattin Ali – Bir Orman Hikayesi

Site içerisinde ara

Son Eklenenler

  • Deniz Durukan – Refik Durbaş İle
  • Ahmed Arif – Basübadelmevt
  • Ahmed Arif – Tutuklu
  • Ahmed Arif – Yurdum Benim Şahdamarım
  • Cemal Süreya – Bir Şair: Ahmed Arif

Site istatistikleri

  • 1
  • 180
  • 152
  • 8.972.086
  • 3.936.843

RSS [Kişisel] Son okuduklarım

  • Dünya Bu Kadar
  • Sapiens: a Graphic History, Volume 1 - The Birth of Humankind
  • Kara Yarısı
  • Atta
  • Gaip
  • Bangır Bangır Ferdi Çalıyor Evde...
@ufukluker'i takip et

Etiketler

Jose Marti Liana Daskalova Kenneth Rexroth Kahraman Altun Turgay Fişekçi Vedat Türkali Haydar Ergülen Mehmed Kemal Cemal Süreya Cahit Sıtkı Tarancı Ahmed Arif Ahmet Muhip Dranas Ahmet Telli Suat Derviş Pablo Neruda Ingeborg Bachmann Celal Sılay Tevfik El Zeyyad Sun Yu-T'ang Sezai Karakoç Bedri Rahmi Eyüboğlu Faruk Nafiz Çamlıbel Gabriel Celaya Louise Gareau Des Bois Zafer Ekin Karabay Ahmet Oktay Hilmi Yavuz Paul Eluard Oktay Rifat Cengiz Bektaş A. Hicri İzgören Nazım Hikmet Ahmet Ada Federico Garcia Lorca Sabahattin Ali Özkan Mert Necati Cumalı Ömer Bedrettin Uşaklı Özdemir İnce Jesus Lopez Pacheco Süleyman Çobanoğlu Adalet Ağaoğlu Neşe Yaşın Nihat Behram Altay Öktem İlhami Bekir Tez Afşar Timuçin Ece Ayhan Talip Apaydın Kostas Kleanthis Cahit Zarifoğlu Ahmet Erhan Metin Altıok İsmet Özel Ataol Behramoğlu Asaf Halet Çelebi Yi Men Ozan Telli Orhan Kemal Refik Durbaş Louis Macneice Birhan Keskin Behçet Aysan Veysel Öngören Yılmaz Güney Metin Demirtaş Süleyman Nesip Suat Taşer İsmail Uyaroğlu Fakir Baykurt Enis Batur Cevdet Kudret Yaşar Kemal Gülseli İnal Ziya Osman Saba Erdal Öz Özdemir Asaf Murathan Mungan E. E. Cummings Kemalettin Kamu Turgut Uyar Füruğ Ferruhzad Sinan Kukul Kemal Özer Enver Gökçe Guy de Maupassant Melih Cevdet Anday Barış Pirhasan Behçet Necatigil Konstantin Simanov Orhan Veli Kanık Bejan Matur Vladimir Mayakovsky Sandor Forbath Suat Vardal Adnan Özer Mehmet Yaşin Eugene Guillevic Arkadaş Z. Özger Aziz Nesin Nikola Vaptsarov Goethe Philippe Soupault Akgün Akova Ahmet Necdet Halim Şefik Güzelson Kerim Korcan Kemal Burkay Arif Damar Sandor Petöfi Blas De Otero Yannis Ritsos Fazıl Hüsnü Dağlarca Sabri Altınel Sait Faik Abasıyanık Vyaçeslav Ivanov Behçet Kemal Çağlar Fang Vei Teh Abdülkadir Budak Sabahattin Kudret Aksal Özge Dirik Mehmet Başaran Peter Abrahams Kutsiye Bozoklar Yaşar Nabi Nayır Berin Taşan Heinz Kahlau Edip Cansever Ercüment Behzat Lav Yılmaz Odabaşı Oğuz Atay Orhan Murat Arıburnu Ümit Yaşar Oğuzcan Erdal Alova Ülkü Tamer Adnan Binyazar Metin Eloğlu A. Kadir Türkan İldeniz Lale Müldür Vasko Popa Can Yücel Asım Bezirci Hasan İzzettin Dinamo Vecihi Timuroğlu Hasan Biber Cahit Külebi Nicolae Dragos Yaşar Miraç Günter Kunert Salah Birsel Seyhan Erözçelik Şükrü Erbaş Sennur Sezer Oktay Taftalı Şükran Kurdakul Bilgin Adalı Gülten Akın Bekir Yıldız Abdülkadir Bulut Cevat Şakir Kabaağaçlı Oruç Aruoba Hasan Hüseyin Korkmazgil Müştak Erenus İlhan Berk Hasan Basri Alp Bertolt Brecht Konstantinos Kavafis Attila İlhan İbrahim Karaca Nahit Ulvi Akgün Cahit Irgat Rıfat Ilgaz Miguel Hernandez Resul Rıza Feyzi Halıcı Fethi Giray Yorgo Seferis Adnan Yücel Conrad Aiken Dido Sotiriou Memet Fuat Tove Ditlevsen
by Ufuk Lüker
  • 500px
  • LinkedIn
  • Youtube
Sabahattin Ali – Bir Cinayetin SebebiGönül Yarası
Sayfanın başına dön